Anne babaların davranışları, çocuğun kimliğinin oluşmasında son derece etkili bir faktördür. Çocuklara nasıl yaklaştığımız ve onların eğitiminde kullandığımız genel tavrımız da tutumumuzu belirler. Tutumlar, çocuğa karşı sözlerimizi, duruşumuzu ve yaklaşımımızı etkiler. Tutumlarımız nasıl şekillenir? Hem kendi anne babamız hem de sosyal çevremizden farkına varmadan öğrendiğimiz davranış kalıpları vardır. Örneğin; çocuklara bağırmanın kızmanın normal kabul edildiği bir aile de yetiştiysek bu bizim kendi çocuğumuza da aynı şekilde davranmanıza neden olabilir. Ya da bu durumdan zamanında çok rahatsız olup “Ben asla çocuğuma böyle davranmayacağım” deyip tersi yönde de davranabiliriz. Her iki durumda da yetiştiğimiz ortam bizi etkilemiştir. Tutumları belirleyen bir diğer faktör de bireylerin kendi kişilik özellikleridir.

Baskıcı, otoriter ve her konuda sözünün dinlenmesi isteyen bir kişi baba olduğunda da aynı şeyi çocuğundan bekleyecektir. Bunların dışında içinde yaşanılan toplum ve kültürde anne baba tutumlarını etkiler. ” Kızını dövmeyen dizini döver” niteliğindeki cinsiyetçi ve şiddeti makul gören anlayışlar da kişiyi olumsuz tutuma yönetebilir.Anne baba tutumları, anne babanın çoçuğa karşı uygulayacağı disiplin yöntemlerini de belirler. Çocuk eğitiminde belli başlı 5 tutum bulunmaktadır.

Baskıcı tutum : Bu tutumda anne baba güçlüdür. Her istediğini olumsuz yöntemlerle şiddetle ve baskıyla çocuğa kabul ettirir. Çocuğun hemen hemen hiç söz hakkı yoktur. Anne baba tek ve mutlak otoritedir. Bu tutumda yetişen çocuklar genelde sessiz, sakin ve içe dönük olurlar. Haklarını aramakta kendilerini ifade etmekte zorlanırlar. Her an şiddet ya da baskı göreceklerini düşünerek tedirgin olurlar. Onlar da kendilerinden güçsüz gördükleri kişileri ezmek isteyebilirler.

Tavizkar Tutum: Bu tutumda anne baba psikolojik olarak güçsüzdür. Bütün ipler çocuğun elindedir. Anne babanın pasifliği ve tutarsızlığı çocuğu istediğini yapmaya iter. Tavizkar tutumda çocuk ağlayarak, tutturarak, sözleri ile anne babaya baskı uygular. Mutlaka kendi istediği olsun ister. Bu tutumda yetişen çocuk her zaman kendi istediği olsun ister. Ev dışındaki bir çok ortamda uyum sorunu yaşar. Çevresi tarafından baskıcı ve zorba olarak tanınabilir. İsteklerini yaptırmayacağı için hayal kırıklığı ve öfke yaşayabilir vee Çabuk kırılıp incinebilir.

Aşırı koruyucu tutum: Bu tutumda anne babalar çocuğun kendi başına bir birey olmasına izin vermez. Çocuğu her türlü tehlikeden korunmak adına her işini anne baba yapar. Bu tutumda yetişen çocuk birilerine bağımlı olur. Anne babası ya da yanında ona destek olan bir kişi olmadığında bocalar. Ne yapacağını bilemez ve kendi başına karar vermekte zorlanabilir. Özgüvenleri az olabilir ve çevresiyle uyum sorunu yaşayabilirler.

İlgisiz tutum: Bu tutumda anne babalar çocuğa karşı ilgisiz, takipsiz davranırlar. Çocuğun temel bakım ve sevgi ihtiyacı görülmez. Çocuk aslında tek başınadır. İhtiyacı olan desteği göremez. Bu çocukta değersizlik ve yetersizlik duygularının yerleşmesine neden olabilir. Görünmek ve değerli olmak İçin hayatında bir çok riski ve olumsuzları göze alabilir.

Demokratik Tutum: en ideal tutumdur. Burada anne ne baskıyı kullanır ne de  çocuğu tümden başıboş bırakır. Şiddet yerine çocuğu dinleme, anlama ve ihtiyaçlarını karşılama vardır. Bu tutumda anne baba tutarlıdır. Ev içinde çocuğun yaşına uygun kurallar ve sınırlar vardır. Ceza gibi yöntemler yerine etkili ebeveyn yöntemleri kullanılır. Bu tutumda çocuk gelişir, öğrenir, sağlıklı yetişir. Kendine özgüveni yeterli düzeyde olur. Kimseye bağımlı değildir. Kendi kararlarını alıp duygusunu düşüncesini söyleyebilir. Anne babaların her zaman aynı tutum da kalması zordur. Çoğu zaman bir tutumdan diğerine geçişler olur. Bazende bu tutumlardan birini anne birini de baba benimser. Ortak bir tutuma sahip değildirler.

Çocuğun sağlıklı gelişimi için ona baskıcı mı? tavizkar mı? aşırı koruyucu mu? ya da İlgisiz mi? davrandığımız önemlidir. Çocuğumuzun davranışlarına bakarak ve onda yarattığımız etkiyi görerek yola devam etmeliyiz. Unutmayalım ki çocuklar anne babaları ile şekillenirler. Her türlü davranışı yapıp “Bu çocuk neden böyle oldu?” demek yerine tutumumuzun sorumluluğunu alalım. Bu hayatta çocuğumuzun nasıl var olmasını, nasıl görünmesini istiyorsak ona öyle davranalım. Çünkü bana aile tutumunu söyle sana kim olduğunu söyleyeyim demeye bile gerek yok. Çocuğun her halinden ailenin tutumu ayna gibi yansır. Mutlu ve kendini tanıyan, kendini gerçekleştiren çocuklar yetiştirmeniz ve demokratik tutumda kalmanız dileğiyle…