Sevgili anne ve babalarımız çocuklarımızın doğumlarından, yetişkinliklerine kadar onları yetiştirirken kullanacağınız ya da başvuracağınız onların hayatlarını düzenleyen bazı sınırlar vardır. Bu sınırlar hem ebeveynleri hem de çocuklarımızı koruyan sınırlardır. Uzman Çocuk Psikoloğu Hera Psikolojik danışmanlık merkezi ile iletişime geçerek destek alın.

Çocuklar dünyaya geldiklerinde hem savunmasızlar hem de dış dünyayla ilgili hiçbir bilgileri yoktur. Onlar için her şey karmaşık ve çözülmesi gereken problemler gibidir. Bu problemleri büyüdükçe adım adım çözmeye çalışırlar. Dünya onlar için karmaşık bir yerdir ve ebeveynlerin rehberliğine ihtiyaç duyarlar. Dünyayı keşfetme sürecinde neyin doğru, neyin yanlış olduğu ve yaptıklarının hangilerinin onlara zarar verebileceği anlamaları oldukça güçtür. Bir davranışı ilk defa sergilerler ve sizden gelen olumlu-olumsuz tepkilere göre davranış ya kalıcı olur ya da söner. Kısacası sizin davranışlarınıza göre hareket ederler. Bu keşif süreci trafikteki, trafik levhalarına benzemektedir. Yoldaki levhalar sayesinde yönümüzü buluruz ve çıkacak herhangi bir değişikliği bize bilgi verirler. En önemlisi amaçladığımız hedefe ulaşırız. Trafikte bu levhaların olmadığını düşünün, sizce neler olur du? Yanlış yollara girerdik, hedefimize ulaşmamız uzun sürerdi ve belki de kendi etrafımızda saatlerce dolaşabilirdik. Levhalar yol güvenliğini sağlayan ve bizi amaçlarımıza ulaştıran sembollerdir.

Sevgili anne ve babalarımız çocuklarımızın doğumlarından, yetişkinliklerine kadar onları yetiştirirken kullanacağınız ya da başvuracağınız, onların hayatlarını düzenleyen bazı sınırlar vardır. Bu sınırlar hem ebeveynleri hem de çocuklarımızı koruyan sınırlardır. Anne ve babalarımızın sınırları da tıpkı yol levhaları gibi çocuklarımıza yol göstermekte ve güvenli bir yaşam sunmaktadır. Sınırlarla onlara güvenli bir dünya yaratırız, tehlikelerden korur ve olumlu yönde davranışlarını şekillendiririz.

Bazı durumlarda hiçbir sınırla karşılaşmayan çocuklarımız nasıl davranacağını tam olarak bilememekte ve her şeyi yapmak istemektedirler. Çünkü herhangi bir sınırla davranışlarının doğru ve ya yanlış olduğu  geribildirimi alamamışlardır. Çocuğumuz buna göre bilişsel bir düzenleme yapamamıştır. Bazı durumlarda ise çocuğumuz bir davranışı sergiler, ebeveyni uyarır ve davranışı sonlandırmasını ister. Çocuklar ise  her zaman davranışlarının bir sonraki adımında neler olacağını bilmek ister ve anne ve babasını zorlar ve inatlaşmaya sürürler. Böyle bir durum kısır bir döngüyü de beraberinde getirir.

”Yapma dedim, yapmaya devam etti. İkinci kez uyardım, üçüncü kes ve artık sabrım taştı. ”Çocuklarımız ne söylediğimizden daha çok ne yaptığımıza bakarlar ve davranışları üzerinde, neler yaptığımız daha etkilidir. Saatlerce bazı konularda bilgi versek dahi bazen bunun işe yaramadığını görürüz. Bu tarz kriz durumlarında yani  çocuklarımızı bir sınırla karşılaştıracağınız zaman, ilk olarak onları anladığımızı ifade eden cümleler kurmalıyız. Bu bazen ”Koltuğu boyamak istediğin farkındayım, senin için eğlenceli olmalı” ya da ”O arabayla eşyalara vurmak istediğinin farkındayım, ses çıkarttığı için hoşuna gitmiş olmalı” olabilir. Bu cümleleri duyan çocuklar anlaşıldıklarını hissederek size daha farklı yaklaşım göstermektedirler. Ardından davranışın olmamasını anlatan bir sınır cümlesi gelmelidir. ”Ama koltuğu boyayamayız”, ” Arabayla eşyalara vuramayız.” Ne yapmamaları gerektiğinin bilgisi verildikten sonra ne yapmaları gerektiğini de göstermek zorundayız.  ‘Koltuğu çizemezsin ama bak buradaki boş sayfaya çizim yapabilirsin, ya da gazeteye çizebilirsin.” Bazen  model olup, birlikte uygulamak davranışını yönünü tamamen değiştirebilmektedir.

Sınırlar ebeveynleri ve çocukları koruyan çok iyi birer can simitleridir.

Psk. Perihan ŞENSOY