Obsesif-kompulsif bozukluk adından da anlaşılacağı gibi iki parçalı bir rahatsızlıktır. Halk arasında “vesvese” ya da “evham” olarak bilinen obsesyonlar; kişinin yineleyen bir şekilde devam eden, vaktinin büyük bir kısmını ayırmak zorunda olduğu, çoğu zaman için de kişi bu düşüncelerin mantıksız olduğunu bilir. Kompulsiyonlar ise kişinin bu düşünceleri bastırmak, engellemek ya da onlara katkı sağlaması için yaptığı yineleyen ve kurallara sahip olan düşünce ya da davranışlardır. Kısaca Obsesyonlarla ortaya çıkan kaygı durumunu bastırmak için kompulsiyonlar geliştirilir. Ama bazı durumlarda da obsesyonlar tek başına da görülebilir. OKB’ye sahip olan bireyler davranışlarının olağandışı ve garip olduğunun farkındalardır. OKB’ye sahip bireylerin yaklaşık %80’i içlerinde bulundukları durumdan utanır ve bu durumu saklamaya çalışırlar Obsesif kompulsif bozukluğa sahip olan bireyler içgörü İçgörüye (Kendi duygularını, kendi kendini anlayabilme yeteneği) bakımından üçe ayrılır; Kişinin bu inanışları gerçek bulmadığı içgörüsü iyi olan, kişinin bu inanışları olasılıkla gerçek bulduğu iç görüsü kötü olan ve son olarak da kişinin bu inanışlara kesin olarak inandığı içgörüsü yok/sanrısal olan. Genelde OKB’nin ağırlık düzeyi bu içgörüye göre belirlenir. Eğer kişinin içgörüsü yok/sanrısal ise içinde bulunduğu durumun garip ya da tuhaf olduğunu düşünmez. Yapılacak tedavi de içgörü seviyelerine göre şekillenir.
Sık Görülen Obsesyon ve Kompulsiyonlar
Obsesif ve kompulsif düşünce ve davranışa en sık örnek verilen ve en sık görülen durum kişinin eğer evi temizlemezse hasta olacağını (obsesyon) düşünüp bu durumu engellemek için bütün evi sürekli ve detaylı bir şekilde temizlemesidir (kompulsiyon) ama OKB sadece temizlikle ilişkili değildir. En sık görülen obsesyonlar sırasıyla; Bulaşma (kontaminasyon) obsesyonları, Kuşku obsesyonları, Saldırganlık obsesyonları, Biriktirme obsesyonları, Cinsel obsesyonlar, Dini obsesyonlar, Simetri-düzen obsesyonları, Somatik obsesyonlardır.
OKB ile İlintili Sorunlar
DSM’de (Psikolojik bozuklukları tanımlamak için kullanılan tanı kitabı) Okb genel bir ad olup onunla ilişkili (yakın) bozukluklar da şöyledir. Beden algısı (dismorfik) bozukluğu, kişinin fiziksel olarak normal olan bedeninin belli bir bölümünü biçimsiz bulduğu bozukluktur (Burnu düzgün olmasına rağmen kötü olduğunu düşünmek). Biriktiricilik bozukluğu ise belki de hiçbir maddi değeri olmayan maddeleri stoklamak. Trikotillomani (Kıl yolma bozukluğu) ise kişinin vücudunun farklı yerlerindeki kılları ve saçları yolmasıdır ve yolma sonucunda rahatlama da görülür. Deri yolma bozukluğu ise kişinin derisinin bozulacağı seviyeye gelecek şekilde derilerini yolmasıdır.
Yukarıda da görüldüğü gibi kişinin bu davranışları yineleyen bir şekilde olmaktadır. Fakat bu durum kişide her zaman rahatsızlık uyandırmaz. Hatalı bulduğu şeyi düzelttiği zaman rahatlar.
OKB’ye sahip bireylerde eş tanı mutlaka vardır. Kişinin sürekli bastırmak zorunda kaldığı düşünceler ve zamanının büyük bir kısmını alan kompulsiyonların kişide (İçgörüsü olan kişilerin düşündükleri şeylerin ne kadar ‘saçma’ olduğunu bildikleri için) daha fazla yetersizlik, bahşedememe, çaresizlik duygularına kapılması beklenebilir. OKB’ye sahip bireylerin %70’inde de ağır depresyon görülmektedir.
OKB Tedavisi
Tedavi genelde ilaç ve psikoterapi ile beraber yürütülür ama ağır seyreden OKB’lerde psikoterapiden ziyade ilaç tedavisi uygulanır. Birçok farklı tedavi yöntemi olmakla beraber son yıllarda en çok kullanılan tedavi yöntemi BDT’dir (Bilişsel Davranışçı Terapi). BDT terapisinde kişinin sürekli düşündüğü fakat engelleyemediği düşüncelerin Bilişsel yöntemlerle yorumlamalarının nedenine bakılır. Davranışçı kısımda da ortaya çıkan kompulsiyonların engellenmesi sağlanır. OKB tedavisinin başarı oranı ise hastaların yaklaşık %90’ında başlangıç iyileşmesi gösterdiği ve %70-80’inin 1 yıllık izlem için sürdürülmesi gerektiği ortaya çıkmıştır. Siz de OKB yaşıyorsanız Hera Psikoloji Kadıköy Psikologlarından yardım alabilirsiniz.
Stajyer Psikolog Nadir Mermer