Aralıklı patlayıcı bozukluk (IED-intermittan eksplosif bozukluk), dürtüsel agresyonu (planlanmamış, aniden ortaya çıkan ve durumla orantısız öfke nöbetleri/saldırgan davranışlar) tanımlamak için kullanılan bir terimdir. DSM-V’te “yıkıcı bozukluklar, dürtü denetimi ve davranım bozuklukları” başlığı altında değerlendirilir.
Bir anda ortaya çıkan, kontrol edilemeyen ve planlanmamış saldırgan davranışlarla kendini gösteren bozukluk; sosyal, iş ve aile yaşantılarında problemlere neden olur. Ortaya çıkan saldırgan davranış, gösterildiği nedene göre orantısız saldırganlıktadır. Tecavüz, darp, cinayet gibi suçlar, çoğunlukla dürtüsel saldırgan davranışların bir sonucudur. Bazı intiharlara bakıldığında da arkasında dürtüsel saldırganlığı görebiliriz. İntihar depresyon türevi çökkün duygu durumlarında ortaya çıkmayabilir. Kişinin kendine yönelttiği ve kontrol edemediği bir öfke sonucu da intihar yaşanabilir.

Tanı konması için gereken başlıca kriterler şunlardır:

  • Üç ay ila on iki aylık süreçte ve haftada iki kez tekrarlayan sözel ve/veya bedensel saldırılar/davranış patlamaları. (İnsanlara, hayvanlara veya eşyalara)
  • Davranış patlamalarındaki saldırganlık düzeyi, tepki gösterilen nedenler/olaylar ile karşılaştırıldığında orantısızdır.
  • Patlamalar planlanmış değildir, dürtüseldir. Belli bir amaca yönelik gerçekleşmez.
  • Patlamalar, sosyal ilişkilerde problemler, parasal veya yasal sonuçlar doğurur.
  • Görülen yaş aralığı en az altıdır. (eşdeğer gelişim dönemi)

Aralıklı Patlayıcı Bozukluğun Arka Planı

Aralıklı patlayıcı bozukluğun arka planına baktığımızda erken çocukluk dönemi yaşantıları ve travmalarının etkili olduğunu görürüz. Ayrıca kendilik kontrolü, engellenme toleransı, planlama yetisi ve haz almanın ertelenmesi gibi dürtüsel patlamaların önlenmesinde etkin rol oynayan yetilerin gelişimindeki sorunlardan kaynaklandığı da düşünülmektedir. Çocuğun isteklerini ertelemeyi öğrenebilmesi kadar çok az veya çok fazla engelleme yaşaması, isteklerinin karşılanmaması, çok veya hiç haz yaşamaması da dürtülerin ne denli ve ne kadar süre ile yaşanabileceği ve ertelenebileceğini öğrenmesini engeller. Bu gibi durumlar dürtüsel agresyonu doğurabilir. Öte yandan aile üyelerinde aralıklı patlayıcı bozukluğa sahip bir birey olması da risk faktörleri arasındadır.

Aralıklı Patlayıcı Bozukluğunun Tedavi Süreci

Aralıklı patlayıcı tedavi süreci terapötik olduğu kadar farmakolojik tedavi (ilaçla tedavi) yöntemlerinden de yararlanılır. Duygudurum dengeleyiciler ve antidepresanların yararlı olabileceği saptanmıştır. Bunun yanında bilişsel davranışçı terapi ile eşgüdümlü  olarak yürütülen tedaviden en iyi sonuç alınmaktadır. BDT ile kişinin kışkırtıcı faktörlere karşı bakış açısını ve verdiği tepkileri değiştirmek adına kullanılan bilişsel tekniklerin etkili olduğu bilinmektedir.