Çocukları eğitmeye çalışırken nasıl davranmamız gerektiğini tam anlamıyla bilmediğimiz için ya da ailelerimizden hatalı davranış tarzını öğrendiğimiz için bazen istemeden onların ruhlarında yaralar bırakabiliyoruz. Bunun önüne geçebilmek adına pozitif disiplin yöntemlerini öğrenmek yararlı olacaktır. Pozitif disiplin baskıcılık içermeyen, sınırlar koyan, anlayışa dayalı, ilgi ve özen içeren bir davranış tarzıdır.
Bu Nasıl Mı Olur?
Kurallar ve sınırlar çocuğun yaşına uygun, net ve tutarlıdır. Örneğin uyku saati 21.00 olan bir çocuk için bu durum düzenli hale getirilir, çocukla birlikte saatte ileri ve geri esneme payı bırakılır fakat bu sınırların dışına çıkılmaz. Genelde bu noktada asıl soru işareti şu oluyor; “çocuğum buna uymak istemediğinde ne yapacağım?” Onu anladığınızı hissettirmeniz en önemli adımdır. “Biliyorum şu anda uyumak istemiyorsun çünkü oyun oynamak daha eğlenceli geliyor ama dinlenmiş olman için uyuman gerekiyor.” İlk etapta bu tip uygulamalara geçtiğinizde çocuğunuzda göreceğiniz direnç yoğundur. Fakat sağlıklı sınırların oluşturulmasıyla çocuğunuzdaki direnç azalacaktır.
Bir Diğer Önemli Adım
Çocuğunuzun problem çözme becerisini teşvik etmektir. Yaşadığınız rahatsız edici durumu çözebilmek için çocuğunuza fikir sormak; hem onun özgüven kazanmasını sağlayacak hem de problem çözme becerisini geliştirecektir. Daha iyi anlaşılabilmesi için bir ergen örneği üzerinden gidelim. Ergen çocuk eve gelir gelmez üzerindekileri kenara fırlatıp telefon başına geçiyor. Burada pozitif disiplin kurallarına göre davranan bir ebeveyn, çocuğun yanına gidip önce etkili iletişim kurabileceği bir ortam (göz teması, başka işlerle ilgilenmemek, aynı vücut hizasında olmak vb.) sağlar. Daha sonra çocuğunun anlaşıldığını hissedeceği bir cümle kurar; “Berk, okuldan yorgun geliyorsun ve kıyafetlerini katlayıp kenara koymak sana işkdemek değildir. Bazı kurallar krizlere yol açabilir, bu gibi durumlarda koyduğunuz kuralı çocuğunuzun faydası için koyduğunuzu hatırlamak sizi rahatlatacaktır. Pozitif disiplin ile koyulan kuralların fayda sağlaması için çocuğunuzla genel iletişiminizi de kuvvetlendirmekte fayda vardır. Çocuğunuz okuldan geldiğinde ona derslerinin nasıl geçtiğini sormak yerine gününün nasıl geçtiğini sormakla başlayabilirsiniz. Böylece çocuğunuz derslerden önce onu önemsediğinizi görecektir. Önemsendiğini, duygularının ve düşüncelerinin görüldüğünü hisseden çocuklar, kendilerini en iyi halleriyle ortaya koyarlar. Bazen anne ve babalardan şunları duyabiliyoruz; “Onu önemsiyoruz, önemsemesek sabahtan akşama kadar çalışıp onlara bakmazdık, yemek yapmazdım, üstünü giydirmezdim, oyuncak almazdım…” bu liste uzayıp gider. Fakat çocukların asıl ihtiyacı duygularının görülmesidir. Peki bunu nasıl yapabilirsiniz? Çocuğunuz hayatında olanları, arkadaşlarıyla yaşadıklarını anlatırken ona tavsiyeler vermek, yargılamak, eleştirmek yerine onu dinleyin ve duygularını anladığınızı hissettirin. Bir konuda başarılı olduğunu size göstermeye çalıştığında; “Aferin, zeki çocuk, çok güzel olmuş, akıllı olduğun için” gibi sözler yerine “Bunun için çok çabaladın ve başardın” diyin. Ya da sadece coşkulu bir “başardın” kelimesi bile onun duygularını önemsediğinizi gösterecektir. Çocuklarınız için elinizden geleni yapıyor olsanız da bazen hatalı davranabilirsiniz. Her şeyden önce, anne-babadan önce, birer insansınız. Ve insan hata yapabilen bir varlıktır. Önemli olan hatalarınızı telafi etmektir. Hatalı davranışlarınızın yerine yeni, doğru davranış örüntülerini oluşturmak ne kadar zor olsa da başlamak her zaman için kocaman bir adımdır. Değişim için önce siz adım atın, çocuğunuz ardınızdan gelecektir.ence gibi geliyor biliyorum. Fakat gördüğüm kadarıyla kıyafetlerin kırışıyor ve ortalıkta da kötü bir görüntü oluşuyor. Sence bunun için ne yapabilirsin?” Birlikte beyin fırtınası yapabilirsiniz. Onun bir çözüm bulmasını bir süre bekledikten sonra eğer bulamıyorsa kendiniz seçenekler oluşturup ona sunabilirsiniz. Burada önemli olan anladığınızı hissettiren bir tavırla yaklaşmaktır. Pozitif disiplin ebeveyn ve çocuk için çift yönlü fayda sağlar. Çocuğun birçok becerisi bu sayede gelişirken ebeveyn de sağlıklı iletişim kurabilmenin rahatlığını yaşar. Bazen ebeveynler hata yapabilir, davranışını kontrol edemeyebilir bu gibi durumlarda özür dilemek pozitif disiplin kurallarından biridir. Çünkü çocuklar ebeveynlerini rol model alırlar, ebeveyninin hata yaptığı zamanlardaki tutumu çocuk için yol göstericidir. Ebeveyn, çocuğu hata yaptığında çocuğundan nasıl bir tutum sergilemesini bekliyorsa o şekilde davranmalıdır. Böylece çocuk hata yapabileceğini ve hatalarını telafi etmenin mümkün olduğunu görecektir.
Bazı ebeveynler kural koyarken sert veya eleştirel davranırlar
Pozitif disiplin kurallarında ise eleştirel ve sert bir yaklaşımdan kaçınmak gerekir. Empatiye dayalı, anlayışlı bir yaklaşımla çocuğunuzla iletişim kurmak, onun iş birliğine daha açık hâle gelmesini sağlar. Bazı ebeveynler ise empati kurduğunu düşünürken aslında sempati duyuyor olabilirler. Empati, karşındakinin düşüncelerini onun penceresinden görüp anlamaktır. Sempati ise, karşındakinin baktığı pencereyi benimsemektir. Böyle durumlarda ebeveynler çocuklarına kıyamazlar, kural koymaktan kaçınırlar. Hiç kural koymamak anlayışlı olmak demek değildir. Bazı kurallar krizlere yol açabilir, bu gibi durumlarda koyduğunuz kuralı çocuğunuzun faydası için koyduğunuzu hatırlamak sizi rahatlatacaktır. Pozitif disiplin ile koyulan kuralların fayda sağlaması için çocuğunuzla genel iletişiminizi de kuvvetlendirmekte fayda vardır. Çocuğunuz okuldan geldiğinde ona derslerinin nasıl geçtiğini sormak yerine gününün nasıl geçtiğini sormakla başlayabilirsiniz. Böylece çocuğunuz derslerden önce onu önemsediğinizi görecektir. Önemsendiğini, duygularının ve düşüncelerinin görüldüğünü hisseden çocuklar, kendilerini en iyi halleriyle ortaya koyarlar. Bazen anne ve babalardan şunları duyabiliyoruz; “Onu önemsiyoruz, önemsemesek sabahtan akşama kadar çalışıp onlara bakmazdık, yemek yapmazdım, üstünü giydirmezdim, oyuncak almazdım…” bu liste uzayıp gider. Fakat çocukların asıl ihtiyacı duygularının görülmesidir. Peki bunu nasıl yapabilirsiniz? Çocuğunuz hayatında olanları, arkadaşlarıyla yaşadıklarını anlatırken ona tavsiyeler vermek, yargılamak, eleştirmek yerine onu dinleyin ve duygularını anladığınızı hissettirin. Bir konuda başarılı olduğunu size göstermeye çalıştığında; “Aferin, zeki çocuk, çok güzel olmuş, akıllı olduğun için” gibi sözler yerine “Bunun için çok çabaladın ve başardın” diyin. Ya da sadece coşkulu bir “başardın” kelimesi bile onun duygularını önemsediğinizi gösterecektir. Çocuklarınız için elinizden geleni yapıyor olsanız da bazen hatalı davranabilirsiniz. Her şeyden önce, anne-babadan önce, birer insansınız. Ve insan hata yapabilen bir varlıktır. Önemli olan hatalarınızı telafi etmektir. Hatalı davranışlarınızın yerine yeni, doğru davranış örüntülerini oluşturmak ne kadar zor olsa da başlamak her zaman için kocaman bir adımdır. Değişim için önce siz adım atın, çocuğunuz ardınızdan gelecektir.
Psikolojik Danışman Gizem Küçükkaya